İzmir ili, Karaburun ilçesi, Eski mordoğan köyü, köy meydanında ERKEN OSMANLI DÖNEMİ eseridir. Kesme taş örgü duvarlı, merkezi tek kubbelidir. .İki kademeli bir kaide üzerinde yükselen minaresi, kare bir kürsü üzerine oturmaktadır.
Caminin inşa ve usta kitabesi yoktur. Bu konuda haber veren kaynaklara da sahip değiliz. Ancak günümüzde, Vakıflar Müdürlüğünce hazırlanarak caminin üzerine yerleştirilmiş olan Latin harfli kitabe levhasında Ayşe Kadın adındaki bir bani tarafından, 14. Yüzyılda inşa ettirildiği bilgisi yer almaktadır. Bu cami modelinin Kabedeki camilerin birinden alındığı söylenir. İstanbul camilerinden yüz yıl daha eski tarihi bilinir Ayşe Hatun isimli bir kızın genç yaşta ölürken son arzusu olan (çeyizlerimi satın cami yaptırın ) vasiyeti üzerine annesi tarafından yaptırılmıştır. Eski örf adetlere göre kız evladı küçük yaşta yöre adetleri ile eğitilirmiş yedi sekiz yaşlarında çeyizlerini kendisi işlemeye başlamış gelin çağına kadar Mordoğanın doğasında olan zeytin, nergis, karanfil, meyve, gül, lale ve sümbül çiçeklerini çeyizlerine işlemiş. Ölümünden sonra anne hatun yediyüz sene önce bu camiyi çeyiz parası ile yaptırmış o günün usta ressamı çeyizlerdeki motifleri caminin kubbesine doğal ot ve yumurta beyazı karışımı boyalarla resmetmiş ahşap doğrama ve mimberi küçük parçalardan geçmeli yapılmıştır. Cami içinde 450 sene önce yapılmış ahşaptan yapılma ikibuçuk metre saat hala çalışır vaziyettedir. Ayşe Hatunun evide, ceyizlerindeki nakışlarda kubbeye resmedilmiş ve yediyüz yıl hiçbir onarım yapılmayan kubbedeki resimler günümüze gelmiş olup bazı resimler rutubetle bozulduğu için 2006 yılında vakıflar bölge müdürlüğünce dört yüz milyar TL keşif bedelli onarım 2007 ilk ayında bitmiş olacak. Cami de arşivlerdeki ilk günkü haline getirilmiş olacaktır. Bu tarihi cami gelen ziyaretcilere açıktır.
Yarım daire profilli mihrap nişi, iki kademeli çeyrek küre şekilli bir kavsarayla örtülüdür. Kavsaranın içinde kalemişi süslemelere yer verilmiştir. Nişi, iki yandan korint başlıklı ince birer sütunçe sınırlandırmaktadır. Kavsaranın üzerinde alçı kaplama tekniği ile oluşturulmuş bir tepelik bulunmaktadır.. Yapıda alçı ve kalemişi süslemelere rastlanmaktadır. Alçı süsleme, yalnızca mihrapta görülmektedir. Mihrap nişini sınırlayan sütunçeler ve başlıkları alçıdandır. Mihrap nişinin üzerinde ise, alçı kalıplama tekniğinin kullanıldığı kıvrım dallarının birleştirilmesiyle oluşturulmuş bir tepelik yer alır. Tepeliğin ortasında içi boş bırakılmış oval şekilli bir madalyon bulunmaktadır... Kavsara kısmı hariç, mihrap nişinin içi, sütunçe başlıkları ve tepelik altın yaldızla boyalıdır. Son onarım sırasında, alçı sıvalı mihrap nişinin içinde de kalemişi süslemelere rastlanmıştır..Mihrap kavsarasının üst kademesinde, bir Kabe tasviri bulunmaktadır... [Kaynak : Karaburun Yarımadasında Türk Mimarisi, Cengiz Gürbıyık, Arkeoloji ve Sanat Yay. 2010, s.15].