Tarihi Mekanlar Kişisel Ansiklopedi Erol ŞAŞMAZ
  İZMİRİN ÖZEL MEKANLARI
  İZMİRİN MEDRESELERİ
  İZMİRİN LEVANTEN EVLERİ
  İZMİRİN ÖREN YERLERİ
  İZMİRİN MÜZELERİ
      MERKEZ İLÇE MÜZELERİ
      BERGAMA MÜZELERİ
      URLA MÜZELERİ
      DİKİLİ MÜZELERİ
      NARLIDERE MÜZELERİ
      TORBALI MÜZELERİ
      GÜZELBAHÇE MÜZELERİ
      BUCA MÜZELERİ
      GAZİEMİR MÜZELERİ
      ÇİĞLİ MÜZELERİ
      BORNOVA MÜZELERİ
      ÇEŞME MÜZELERİ
      KARABURUN MÜZELERİ
      KARŞIYAKA MÜZELERİ
      KEMALPAŞA MÜZELERİ
      ÖDEMİŞ MÜZELERİ
      SEFERİHİSAR MÜZELERİ
      BAYINDIR MÜZELERİ
      SELÇUK MÜZELERİ
      TİRE MÜZELERİ
  İZMİRİN ENDÜSTRİ MİRASI
  İZMİRİN İLÇELERİ
  İZMİRİN CAMİLERİ
  İZMİRİN KİLİSELERİ
  İZMİRİN ANITLARI
  İZMİRİN ŞEHİTLİKLERİ
  İZMİRİN HANLARI
  İZMİRİN HAMAMLARI
  İZMİRİN KAPLICALARI
  İZMİRİN ÇEŞMELERİ
  İZMİRİN SU KEMERLERİ
  İZMİRİN KÖPRÜLERİ
  İZMİRİN KALELERİ
  İZMİRİN SAAT KULELERİ
  İZMİRİN TÜRBELERİ
  İZMİRİN KERVANSARAYI
  TARİH VE KÜLTÜR TURİZMİ

Mail listemize abone
olun, güncel
yayınlarımızdan
haberdar olun!

Bunun için,
Lütfen mail adresinizi girin.
  Ana Sayfa   |  İletişim   
100. YIL ANI EVİ / YEMİŞCİZADE KONAĞI – KONAK

Konak İlçesi, Tan Mahallesi (119 Ada 4 Parsel) 838 Sokak No:23 bulunan yapı 19.09.2022 tarihinde 100. Yıl Anı Evi (Müze) olarak açıldı.

Yapının Tarihçesi

Alanyalı ya da Yemişcizade Konağı olarak kaynaklarda değinilen yapı, 19. Yüzyılda İzmir’de inşa edilmiş, dönemin mimari özelliklerini barındıran konut yapılarından biridir. Yapı üretildiği dönemin bölgedeki mimarlık anlayışının bir uzantısı olarak neo-klasik biçimde tasarlanmış ve kullanıcıya özel süsleme ve detaylarla zenginleştirilmiştir. Zamana ve kullanıma bağlı tahribatlara rağmen, yapı önemli özelliklerini günümüze değin koruyabilmiştir.

Cumhuriyetin ilk yıllarında Tapu Kadastro Müdürlüğü ve Askerlik Şubesi olarak kullanılan Konak, 1950- 1969 yılları arasında Kestelli Kız Okulu olarak hizmet vermiştir. Bu tarihten sonra trikotaj atölyesi olarak kiralanan yapı, 1979 yılında S.S. Akevler Hizmet ve Dayanışma Kooperatifi’ne satılmıştır.

Yapı Konak Belediyesi tarafından 2013 yılında kamulaştırılmıştır. Konak Belediyesi tarafından hazırlatılan rölöve, restorasyon, restitüsyon projelerine uygun olarak restorasyonu tamamlanmıştır.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı ile Konak Belediyesi arasında gerçekleştirilen protokol doğrultusunda, yapının “Kurtuluşumuzun 100. Yılı Anı Evi” olarak kullanılması için Belediyemizce çalışmalar gerçekleştirilmiştir.

Kurtuluşumuzun 100. Yılı Anı Evi

İzmir, Hasan Tahsin’in attığı ilk kurşunla Kurtuluş Savaşımızın Parantezinin açıldığı, Yüzbaşı Şerafettin’in bayrağımızı göndere çekmesi ile bu savaşın şan ve şerefle sonlandığı şehirdir.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün; “Saygıdeğer İzmirliler, siz çok üzüldünüz; çünkü çok acılar ve eziyetler gördünüz. Mutlusunuz, çünkü bütün memleket sizi kutsal bir kurtuluş hedefi olarak kabul etmiştir.” cümlesinden de anlaşılacağı gibi İzmir Kurtuluş Savaşının nihai hedefi olarak kabul edilmiştir. Bu yüzden 9 Eylül 1922 sadece İzmir’in ve İzmirlilerin değil tüm Türkiye’nin, tüm Türk Milletinin kurtuluş günüdür. Bu sebeple bu kutlu günün 100. Yılında; İzmir’e ve Türkiye’ye Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve İzmir’e yakışır bir Kurtuluşumuzun 100. Yılı Anı Evi kazandırmak amaçlanmıştır.

Bu Anı Evi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve tüm şehitlerimize minnet borcumuzu ödemenin en güzel şekli olduğu gibi, geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımıza ve gençlerimize de Atatürk’ün büyüklüğünü ve önemini anlatmanın en güzel yollarından biri olmuştur.

Kurtuluşumuzun 100. Yılı Anı Evi’nin bu ana amaç ve işlevinin yanında bir başka büyük yararı da; müze, ekleriyle, Kadifekale, Agora, Antik Tiyatro ve Tarihi Kemeraltı’nın ortasında yer alarak, şehrimizin tarih turizminin merkezini oluşturmaktır.

Kurtuluşumuzun 100. Yılı Anı Evi, vatandaşların Kurtuluş Savaşı anı bağışlarına ev sahipliği yapmaktadır. Ayrıca kurtuluşumuzun 100. Yılı temasına ait sergileme ve sunum kararlarının gerektirdiği içerik, kurgu, sergileme tekniklerine sahip malzemelere uygun sergileme mekânlarının tasarım projeleri geliştirilip Müdürlüğümüzce uygulanmıştır.

Anı Evi, Milli Mücadele döneminin ruhunu yansıtıyor. Odaları anı mekânları olarak tasarlanan yapının “Nadire Kabinesi”, “Yemek Odası”, “Savaşı Nasıl Kazandık”, “İşgal Odası”, “Atatürk ve Mücadele Arkadaşları Odası”, “Gölge Sergisi”, “Pencereden Görünenler Odası”, “Kahve Kültürü ve Okuma Odası”, “Bayrak Odası” ve “Sonsuz Anılar” gibi bölümleri bulunuyor. Anı evi, aynı zamanda yeşil-sürdürülebilir bir yapı olarak tasarlandı. Bahçesinde yer alan güneş panelleri ve su dönüşüm araçlarıyla enerji kullanımının yanı sıra çevre duyarlılığını da ziyaretçileriyle paylaşıyor.


YÜZÜNCÜ YIL ANI EVİ AÇILIŞ SERGİSİ
İzmir’de bir “ilk” olacak…

Ülke bağımsızlığı ve halk egemenliği için çıkılan yolculuğun, İzmir’den başlayan ve İzmir’de noktalanan hüzün ve acıyla sınanan öyküsü; ülkemizin/vatanımızın kendini var eden ve gerçekte tüm dünyada insanlığa ibret olan bir zaferi temsil etmektedir.

Dönemin sömürgeci devletlerine karşı, aynı topraklarda yaşayan insanların etnik, dinsel farklılıklarından düşmanlık yaratılarak sömürge zinciri içinde yaşamaya mahkûm edilen bir halkın; yoksunluklar içinde kendi egemenliğini kazanması, yüzyıla damga vuran bir olaydır.
Bu zafer öyküsünde bir işgal, işgale karşı tüm Anadolu’yu örgütleyen bir direniş, insanca yaşamı var edecek bir bakış açısıyla şekillenen bir idealin sağladığı kurtuluş anıları vardır.

Askeri dehası yanında, halkı için insanca bir yaşamı düşleyen, halkın kendi egemenliğini güvenceye alıp çağdaş uygarlık seviyesine ulaştırmak için bir ömrü feda eden Mustafa Kemal Atatürk, sadece Türk Ulusu için değil; tüm dünya için bir başarı öyküsünün kahramanını simgelemektedir.
Büyük kahraman, onun idealine inanan insanlarla birlikte devlet ve toplumun çağdaşlaşmasına yönelik siyasal, sosyal, hukuksal, kültürel ve ekonomik alanlarda büyük devrimler gerçekleştirmiştir.

İzmir, bu anlamda zafer öyküsünü barındıran anıların yanında devrimlerin
de güçlü sahnelerinden biri olmuştur.
Her gün yeni bir çatışmayla sınanan yaşamımızda Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm dünya için barışı gerçek bir ideal olarak ortaya koyan misyonu aradan geçen bir yüzyılın sonunda güncelliğini korumaktadır.

Bu bağlamda farklı disiplinlerle birlikte açılış sergisinin ana teması “barış” ve sergi tasarımını yönlendiren sözcük ise “anı” olarak seçilmiştir.
Hayatımızda barışın önemini anlarıyla vurgulayan bu serginin amacı karşılıklı anlayış, hoşgörü ve diyaloğun vazgeçilmez olduğunu yediden yetmişe tüm ziyaretçilerine hatırlatmaktır.

Sergide, yüzyıllarca bir sanat formu olarak tanımlanan hatırlama eylemi geçmişe bakmanın bir yöntemi olarak yorumlanmış ve tarihi konağın odaları anı mekânları olarak yeniden biçimlendirilmiştir.
Anılarla aynı süreçlerde inşa edilmiş bir kültür mirası olan Yemişçizade Konağı’nın kendisi bir sergi nesnesi olarak değerlendirilmiş ve mekâna yönelik herhangi bir (kalıcı) müdahale yapılmamıştır.
Sergi mekânı, kendi enerjisini sağlayan aydınlatması, suyun ve enerjinin verimli kullanımını sağlayan yeşil düşey bahçe tasarımı, sergi ünitelerinin sürdürülebilir malzeme seçimi ve atık yönetimleri ile doğaya saygılı, çevreyle dost bir uygulamayla yaşama geçmiştir.

Konağın iki katını birleştiren merdiven sahanlığı, onu aydınlatan ışıklık ve manzara betimlemeli duvar resmi, gün ışığının yeterli olmadığı zamanlarda cam yüzeylere yerleştirilen enerji panelleri ile aydınlatılarak görünür kılınmıştır.

Sergi, değişime açık projeksiyonlarla görselleştirilmektedir. Farklı temalara yönelik türlü çeşitli sergileme olanağına sahip araçları ile yeniliklere açık, değişkenlik içinde kurumsallaşan Anı Evi’nin yaşayan bir mekân olmasını sağlayacak sürdürülebilir özellikte planlanmıştır.


AÇILIŞ SERGİSİ ANI MEKÂNLARI

1- Anı mekânlarından ilki konağın giriş holüdür; burada, parçalı hatırlama tanıtımının yapılması hedeflenmiştir. Perspektifin görsel algısı ile sonsuza taşınan nesnelerin üst-üste çakışan görüntüsü serginin ana temasını görselleştirmektedir. Rastlantısal olarak derlenen anı nesnelerinin öyküleri ise, dönem uzmanları tarafından zaman içinde yazılacak; her nesnenin
ayrı öyküsü, sonunda birden fazla anlatının da aracısı olacaktır.

2- İkinci anı mekânı, konağın karışılama odasıdır: Kurtuluş Savaşı sürecinde alınan kararların bir yemek masası etrafında yapılan tartışmalarla betimlendiği bu oda, dönem eşyaları ile döşenmiştir. Duvarda asılı alışılmış manzara ve portreleri resmeden çerçevelerin içinde yer alan şeffaf ekranlarda, yaşanan sosyal, siyasi ve kültürel dönüşümün araçları ve betimlemeleri
sergilenmektedir.

3- Üçüncü odaya da buradan bakılmaktadır: Kurtuluş Savaşı’nın ardında yatan akılcı stratejilerin ve cesur kararların yanı sıra, yokluklar içinde silah parçaları üreten, üretim teknolojilerini ve sınırlı malzemeyi kullanan mühendislerin, uzmanların bilgi ve becerileri bu bakış açısı ile sergilenmektedir. Mekânsallaştırılmış bakış açısı, kadın, çocuk ve yaşlıların
cephede savaşan askerlere verdiği desteği hatırlatmakta; silahtan çok onu üreten teknolojiyi ve bilgiyi öne çıkarmayı hedeflemektedir.

4- Dördüncü odada asker mektupları sergilenmiştir: Bir erin yazdığı mektup binlerce genç askerin anısını, ümitlerini ve hasretini temsil etmektedir. Bu amaçla, yansıtıcı yüzeylerle kaplı mekânda her bir anının görüntüsü sonsuz bir biçimde çoğalarak tekrar tekrar üretilmiştir.
Böylesi kurgulanmış mekânda, asker mektubunun iki boyutlu kâğıt yüzeyini aşması ve farklı boyutlara taşınması; ziyaretçinin de kendisini öne çıkarılmış anlatının içinde/arasında bulması amaçlanmıştır.

5- Beşinci oda kahve ve sohbet odasıdır: Yerleşik kahve kültürünün toplumsal hafızanın ve eleştirel bakış açısının gelişmesindeki rolünü hatırlatmayı amaçlayan görece küçük bu odada, iktisadi ve siyasi sohbetlere ve günlük yaşam söyleşilerine yer verilmiştir.

6- Altıncı anı mekânı üst katta yer alan orta sofadır: Yerleştirilen yarı geçirgen ‘membran’ üzerinde oluşan gölgeler, insan varsa anı da vardır teması ile seçilen karakterin anlık öykülerini içermektedir.

7- Okuma odası yedinci anı mekânıdır: İzmirli kadınlara atfedilen okuma odasının dönemin yazılı anılarını barındırması hedeflenmiştir. Derlenmiş nesneler, savaş ve sonrası süregelen dönüşümlerin kadının toplumsal rolü üzerindeki etkisini sorgulamaktadır. Demir parmaklıklı balkona açılan pencereden, bir zamanlar var olduğu düşünülen selamlık, hamam odaları ve süs havuzunun izleri görülebilmektedir.

8- Sekizinci mekân işgal odasıdır: Birinci Dünya Savaşı sonrası Yunanistan Krallığı tarafından ele geçirilen ve fakat 9 Eylül 1922’de Türk Ordusu’nun İzmir’e girmesi ile sonlanan sürecin anı nesnelerini barındıran odada yer alan sayısal anlatımlar, özgürlük mücadelesinin imgelerini ziyaretçilerle paylaşmaktadır. Burada dileyen izleyicilerin işgal, direniş, Kurtuluş’u kapsayan
olaylara Türk ve Yunan halklarının dostluğa yönelen ilişkilerine yönelik bilgiler elde etmesine olanak sağlanmaktadır.

9- Diorama Odası, Büyük İzmir Yangınını farklı bir boyuta taşımayı amaçlamıştır. 13 Eylül 1922 tarihine Basmane’de başlayan ve dört gün boyunca kent merkezini büyük ölçüde tahrip eden yangının nedenlerinden çok yitirilenlere odaklanan yerleştirme, yok olan değerleri görünür kılmayı hedeflemektedir. Yapılarla birlikte yok olan yaşamlar, anılar ve İzmir’in renkli yaşantısının parçası olan zenginlikler kolaj niteliğindeki anlatının ana elemanları olmuştur.

10- Onuncu odada yer alan “Pencereden Görünenler Sergisi”, konak mekânlarında sergilenen tek kronolojik anlatıdır. İşgalden yangına, yangından Kurtuluş’a kadar geçen süre konağın pencerelerinden izlenebilmektedir. İzmir yangınını betimleyen Diorama Odası sadece bu mekânda algılanmaktadır.

11- Bayrak Odası tarihi sancakları barındırmaktadır. Cumhuriyetin sembolü Türk bayrağının kurgulandığı mekânda izleyicilerin bireysel deneyimleri ve yorumları hedeflenmiştir.
Düzenlemeyle ziyaretçilerin fiziksel anlamda bayrağın birer parçası haline gelmesi amaçlanmıştır.

12- Bodrum katta yer alan geçici sayısal serginin amacı ise hafızları zorlamak ve anıları görünür kılmaktır. Anlık müdahalelere olanak tanıyan bu bölümün serginin açık olduğu süreçte etkileşimli olarak geliştirilmesi hedeflenmiştir. Derlenecek anılar diğer geçici sergilerin de alt-temalarını oluşturacaktır.

KAYNAK: İZMİR BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ
FOTOĞRAFLAR: EROL ŞAŞMAZ
100. YIL ANI EVİ / YEMİŞCİZADE KONAĞI – KONAK Fotoğraf Galerisi