Tarihi Mekanlar KiÅŸisel Ansiklopedi Erol ÅžAÅžMAZ
  Ä°ZMÄ°RÄ°N ENDÃœSTRÄ° MÄ°RASI
  Ä°ZMÄ°RÄ°N ÖZEL MEKANLARI
  Ä°ZMÄ°RÄ°N Ä°LÇELERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N CAMÄ°LERÄ°
      KARABAÄžLAR CAMÄ°LERÄ°
      Ã‡Ä°ÄžLÄ° CAMÄ°LERÄ°
      MERKEZ CAMÄ°Ä°LERÄ°
      Ã‡EÅžME CAMÄ°LERÄ°
      BUCA CAMÄ°LERÄ°
      ALÄ°AÄžA CAMÄ°LERÄ°
      BALÇOVA CAMÄ°LERÄ°
      BAYINDIR CAMÄ°LERÄ°
      BAYRAKLI CAMÄ°LERÄ°
      BERGAMA CAMÄ°LERÄ°
      BEYDAÄž CAMÄ°LERÄ°
      BORNOVA CAMÄ°LERÄ°
      DÄ°KÄ°LÄ° CAMÄ°LERÄ°
      FOÇA CAMÄ°LERÄ°
      GÃœZELBAHÇE CAMÄ°LERÄ°
      KARABURUN CAMÄ°LERÄ°
      KARÅžIYAKA CAMÄ°LERÄ°
      KEMALPAÅžA CAMÄ°LERÄ°
      KINIK CAMÄ°LERÄ°
      KÄ°RAZ CAMÄ°LERÄ°
      MENDERES CAMÄ°LERÄ°
      MENEMEN CAMÄ°LERÄ°
      Ã–DEMÄ°Åž CAMÄ°LERÄ°
      SEFERÄ°HÄ°SAR CAMÄ°LERÄ°
      SELÇUK CAMÄ°LERÄ°
      TÄ°RE CAMÄ°LERÄ°
      TORBALI CAMÄ°LERÄ°
      URLA CAMÄ°Ä°LERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N KÄ°LÄ°SELERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N ANITLARI
  Ä°ZMÄ°RÄ°N ÅžEHÄ°TLÄ°KLERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N HANLARI
  Ä°ZMÄ°RÄ°N HAMAMLARI
  Ä°ZMÄ°RÄ°N KAPLICALARI
  Ä°ZMÄ°RÄ°N ÇEÅžMELERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N SU KEMERLERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N KÖPRÃœLERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N KALELERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N SAAT KULELERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N TÃœRBELERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N MEDRESELERÄ°
  Ä°ZMÄ°RÄ°N KERVANSARAYI
  TARÄ°H VE KÃœLTÃœR TURÄ°ZMÄ°

Mail listemize abone
olun, güncel
yayınlarımızdan
haberdar olun!

Bunun için,
Lütfen mail adresinizi girin.
  Ana Sayfa   |  Ä°letiÅŸim   
KİLİSE CAMİ - HÜSNÜ ATABERK CAMİ - MERKEZ

AGİOS METAMORPHOSİS KİLİSESİ -HÜSNÜ ATABERK CAMİİ


Konak ilçesine bağlı Muratreis Mahallesi’nde, 177. ve 179. sokaklar arasındaki alanda yer alan ve Metamorfosis Sotiros Ortodoks Kilise'sinden bozma, Manifaturacı Hüsnü Ataberk Camii'dir. Aslında 1922 öncesi İzmir'de aynı adı taşıyan bir başka kilise daha bulunmaktadır. Mortakya'daki bu kilise büyük yangında yok olur. Karantina'daki yapı ise günümüze ulaşır.

Bazı kaynaklarda "Kilisenin 1862 yılında inşa edildiği ve 1922 yılına kadar faal olan yapının Kurtuluş Savaşı sonrası, Kilise Konseyi tarafından satışa çıkarıldığı" belirtilir. Hatta çok az sayıda ve sınırlı bilgiye sahip yabancı kaynaklarda da günümüze ulaşan kilisenin XIX. Yüzyıl'dan kalma kilise olduğu bilinmektedir. Oysa bu bilgi doğru değildir. Günümüzde cami olarak kullanılan yapı XX. Yüzyıl eseridir. Kiliseden söz eden 1902 yılına ait ve arşivimizde de bulunan bir Şura-yı Devlet belgesinde "İzmir'de Karantina'da vaki olup tecdid-i (yeniden) inşası istenilen Metamorfosis Kilisesi hakkında talep edilen izahatın beyanı" denilmektedir. Ayrıca belgede bölgenin planı da mevcuttur.

1903 yılı Haziran ayına tarihli bir başka yazışmada konuyla ilgili olarak "İzmir'de Karantina'da vaki Metamorfosis Kilisesi'nin harabiyetine mebni tecdiden ve tevsian inşası" şeklinde söz edilmesinden, önceki kilisenin yenisi inşa edilecek kadar harap olduğu anlaşılmaktadır. Bu yazışma "İzmir'de Karantina mahallinde bulunan kilisenin tecdiden inşası" ifadesi ile aynı yıl içinde bir ay sonra da yenilenecektir.


Kısa bir zaman sonra da, 1903 yılı Temmuz ayına ait bir belgedeki "İzmir'in Karantina semtinde yapılmak istenen kilisenin eski kilisenin bulunduğu yere inşasına izin verilmesi" ifadesinden, günümüze ulaşan yapı için hükûmetten izin çıktığı anlaşılmaktadır.

Karantina semtine adını veren Karantina binalarının yapımıyla birlikte gelişen semtte, bu gelişme sırasında sırtlara konuşlanan İzmir Rum cemaati tarafından yaptırıldığı anlaşılan ve zaman içinde harap olan eski kilisenin yerine bu izinden sonra kısa zamanda tamamlanarak açılan yeni kilise binası, çok farklı bir bölgede olduğu için 1922 yangınından elbette etkilenmez. Ancak Karantina semtinde yaşayan Rumların tamamının göçmesi sonucu kilisenin cemaati kalmaz.

Bazı kaynaklarda "Kilise Konseyi tarafından satışa çıkarılan yapıyı alan ve hayvancılıkla uğraşan İzmirli bir vatandaşın, kiliseyi hayvan damı olarak uzun zaman kullandığı" yazıyor olsa da bu bilgi doğru değildir. Her şeyden önce o dönemde kiliseyi satacak bir konsey İzmir'de bulunmamaktadır. Öte yandan Lozan Antlaşması'ndaki ilgili madde gereğince cemaati tarafından terk edilmiş olan yapı Türkiye Cumhuriyeti'nin malı olur ve Hazine'ye intikal eder. Zaten yapıyı satın alarak camiye çeviren ve adı camide yaşayan Hüsnü Ataberk de, kiliseyi doğrudan Hazine'den satın alır.

Bu caminin, ne kadar ilginçtir ki Girit ile çok önemli bağlantısı bulunmaktadır. Çünkü öncelikle Karantina semti mübadele ile Girit'ten gelen mübadillerin yoğun olarak yerleştirildikleri bölgelerden biridir. Öte yandan caminin banisi Hüsnü Ataberk, 1881 yılında Girit'te dünyaya gelir. Gençliğini geçirdiği Girit adasında yaşadığı sancılı yıllarda Rumların camileri kiliseye çevirmelerine tanık olur ve bundan çok etkilenir. Ailesi ile birlikte İzmir'e göç eder ve manifaturacılık yapmaya başlar. Bu arada Girit'te yaşadıklarından dolayı İzmir'deki bir kiliseyi cami yapmaya ahdetmiştir. İzmir'in sayılı manifaturacılarından olur ve 1941 yılında metruk haldeki kilise binasını Hazine'den satın alır. Yaklaşık dört yıl süren düzenleme ve yapım çalışmalarından sonra cami 1945 yılında ibadete açılır.

1963 yılında hayata veda eden Hüsnü Ataberk'in eşi Necmiye Hanım'dan olan kızları Dilnihal Özyeğin de 1993 yılında Hilal Ortaokulu'na yeni binalar inşa ettirterek anne ve babasının adlarının bu okula verilerek yaşamasını sağlar. Dilnihal Hanım'ın oğlu Hüsnü M. Özyeğin de ülkemizin önde gelen iş adamlarındandır.

KAYNAK: Sn. YAÅžAR ÃœRÃœK
FOTOÄžRAFLAR: EROL ÅžAÅžMAZ
KİLİSE CAMİ - HÜSNÜ ATABERK CAMİ - MERKEZ Fotoğraf Galerisi