Hamidiye cami diğer adıyla Karantina cami bu iki isim dışında Mithatpaşa cami ve Küçükyalı cami de denmiş fakat bu iki isim halk tarafından pek kullanılmamış  daha çok semtin eski ismi olan Karantina sözcüğü caminin ismi için daha çok kullanılmaktadır.
Cami, 2. Abdülhamid döneminde Karantina semtinde yapılan okul, hamam ve hastahane yapı komplekslerine ek olarak inşa edilmiştir. Mahalli bir rivayete göre cami, 2. Abdülhamid’in o zamanın İzmir Merkez Komutanı olan Osman Paşaya Karantinada cami yapılmasını istemesiyle inşa  edilmiştir. Fakat Osman Paşa’nın ölümü üzerine caminin inşası yarım kalmıştır. Yarım kalan inşaatın tamamlanması için Osman Paşanın eşi olan Belkıs hanım sarayda bulunan kız kardeşi aracılığıyla padişaha inşaatın yarım kaldığını iletir ve bunu duyan padişah 2. Abdülhamid 1890 yılında inşaatı tamamlatır ve cemaate camiyi açar.
Dönemin sadrazamının isteği ile camiye padişahın ismi konur ve caminin adı Hamidiye cami olur. Kaynaklardan Cami yapımına İzmir’in hayırseverlerinden Salebcizade Hacı Ahmed efendinin de yardımda bulunduğu yazmaktadır. Cami 1934 yılında gördüğü onarımda betonarme olarak yenilenir. 1957 yılında minare külahının yıkılmasından sonra geçirdiği onarımda son cemaat yeri camekanla kapatılmıştır. Eserin üzeri üç kademeli şekilde örtülmüştür. Birinci kısımda ana kubbe ikinci kısımda son cemaat yerinin üstü üç kurşun kubbeyle üçüncü kısım ise düz çatı ile örtülüdür ve kiremitle kaplıdır. Caminin iç süslemeleri 1892 yılında bitirilmiştir. Mihrap çevresinde iki, diğer duvarlarda da üçer pencere bulunur. Kubbeye geçiş sağlayan tromplar arasında boşluklarda dahi birer pencere vardır. Ana kubbesi 9 m. çapında ve yerden 18 m. yüksekliktedir. Minaresi sekiz köşeli bir kaideye oturur ve minare gövdesi oymalı kesme kırmızı taştan olup, külahı kurşun örtülüdür. Minaresi tek şerefelidir ve 25 m. yüksekliği vardır. Minaresinin kesme taş küllahı 1957 deki depremde yıkılmış yerine kurşun kaplama külah yapılmıştır. Cami deniz kenarındaki bulvar yapılana kadar İzmir’in yalıdaki tek camisiydi fakat bulvar yapıldıktan sonra cami sahilden metrelerce uzakta kalmıştır.