Tarihi Mekanlar Kişisel Ansiklopedi Erol ŞAŞMAZ
  İZMİRİN ÖZEL MEKANLARI
  İZMİRİN MEDRESELERİ
      MERKEZ MEDRESELERİ
      BAYINDIR MEDRESELERİ
      ÖDEMİŞ MEDRESELERİ
      SEFERİHİSAR MEDRESELERİ
      TİRE MEDRESELERİ
  İZMİRİN LEVANTEN EVLERİ
  İZMİRİN ÖREN YERLERİ
  İZMİRİN MÜZELERİ
  İZMİRİN ENDÜSTRİ MİRASI
  İZMİRİN İLÇELERİ
  İZMİRİN CAMİLERİ
  İZMİRİN KİLİSELERİ
  İZMİRİN ANITLARI
  İZMİRİN ŞEHİTLİKLERİ
  İZMİRİN HANLARI
  İZMİRİN HAMAMLARI
  İZMİRİN KAPLICALARI
  İZMİRİN ÇEŞMELERİ
  İZMİRİN SU KEMERLERİ
  İZMİRİN KÖPRÜLERİ
  İZMİRİN KALELERİ
  İZMİRİN SAAT KULELERİ
  İZMİRİN TÜRBELERİ
  İZMİRİN KERVANSARAYI
  TARİH VE KÜLTÜR TURİZMİ

Mail listemize abone
olun, güncel
yayınlarımızdan
haberdar olun!

Bunun için,
Lütfen mail adresinizi girin.
  Ana Sayfa   |  İletişim   
Katipzâde Halil Efendi Medresesi – (Konak Merkez )

Cami Atik Mahallesi’nden Katipzâde Halil Efendi, İzmir ayanlarından Ahmed Reşid Efendi’nin İsmihan Hatun’dan oğludur.

Katipzâde ailesinin yetiştirdiği önemli alimlerden olan Halil Efendi, on sekizinci yüzyılın ikinci yarısında İzmir’de müftülük yaptı.

25 Safer 1201 (17 Aralık 1786) tarihli vakfiyesinde diğer hayırlarının yanı sıra Cami Atik Mahallesi’nde vakfettiği hanenin bitişiğine medrese olmak üzere iki oda inşa edilmesini istediği yer almaktadır Kuyumcular Çarşısı’nda vakfettiği iki dükkânın geliriyle büyükannesi Fatma Kadın’ın yanmış olan medrese arsasının başka bir mülk ile istibdâlinden elde edilecek hasılatın yarısını medresenin tamirine yarısını da eşit şekilde dağıtılmak üzere müderris ve talebelere ayırdı.

Vakfiyenin sonunda yer alan ifadeler burada bir medrese yapılması konudaki niyetini daha açık şekilde ortaya koymaktadır. Nitekim neslinin kesilmesi halinde fazla vakıf gelirinin yarısını pederi “merhûm Ahmed Reşid Efendi Medresesi’ne ve müceddeden benim için bina olunacak medresenin müderrisine ve ehl-i mürtezikasına verile” diyerek adına bir medrese yapılması arzusunu tekrar etmiş oldu.

Vakfın tevliyetine yevmî on akçe ile oğlu İsmail Fahreddin’i, nâzırlık, kâtiplik ve câbiliğine de on akçe ile diğer oğlu Mustafa’yı tayin etti. Müdebbirelerinin süknası için vakfettiği evlerin vefatlarından sonra evlatlarına, nesillerinin inkırazında ise vakfa ait olmasını istedi. Vakfettiği Emiroğlu hanesine bitişik olan hanenin medrese olmak üzere derununa ve kapısı üzerine iki oda yapılmasını, vefatında terekesinin üçte biri sarf olunarak buranın tamamlanmasını istedi.
Büyük annesi Fatma Kadın’a ait medrese arsasının istibdal edilerek, Kuyumcular Çarşısı’nda olan iki dükkândan hasıl olacak gelirin yarısını medresenin tamirine harcanmasını, yarısının da müderris ve talebeler arasında eşit şekilde taksim edilesini istedi.

Her sene medresede mevlid-i şerif okunup vakıftan otuz kuruş sarf olunmasını isteyen Halil Efendi, kurban bayramlarında üç koyun satın alınıp kurban edilmesini ve etlerinin fukaraya dağıtılmasını arzu etti. Yine her sene Haremeyn fukarasına yirmi beş kuruş gönderilmesini istedi. Vakıf fazlasını evladına şart kıldı ancak inkırazları halinde bu fazlanın yarısını babası Ahmed Reşid Efendi’nin medresesi ile kendi adına bina edilecek medresenin müderris ve mürtezikasına, diğer yarısını da Haremeyn fukarasına verilmesini şart olarak belirledi. Medreselerin tamamen ortadan kalkması ve tamir edilememesi halinde ise tüm gelirin Haremeyn Fukarasına gönderilmesini istedi. Neslinin kesilmesi halinde fazla vakıf gelirinin “nısfı pederim merhûm Ahmed Reşid Efendi’nin medresesine ve müceddeden benim için bina olunacak medresenin müderrisine ve ehl-i mürtezikasına verile” diyerek fazlayı medrese görevlilerine tahsis etti.

Ancak arşiv kaynaklarında Halil Efendi adına herhangi bir medresenin inşa edilip edilmediği tespit edilememektedir.

KAYNAK: OSMANLI DÖNEMİ İZMİR MEDRESE VE KÜTÜPHANELERİ ( Yasin TAŞ )