Ali Ağa Medresesi, Konak ilçesinde Odunkapı Mahallesi’nde,Uzunyol’dan Damlacık’a giden caddenin sonunda, günümüzde 845. sokak, 12 numaradaki Ali Ağa Camii’nin yanındaydı. Caminin son cemaat mahallinde bulunan kapı üzerindeki inşa kitâbesine göre; cami, medrese ve yanındaki çeşme 1083 (1672/1673) yılında Ali Ağa tarafından yaptırılmıştır.
Aktepe tarafından okunan cami kitâbesindeki “bâ-husûs ol medreseye leyle-i saâdet subhudur/ keşf olur her hücresinde tâlibe nûr-i Hüda” kısmı, inşa edildiği dönemde cami yanında bir medresenin de var olduğuna açıkça işaret etmektedir.
Cami ve medresenin bânisi Gedusizâde Ali Ağa’nın günümüze kadar gelen herhangi bir vakfiyesine ulaşamadık. Ancak torunlarından Gedüsizâde Süleyman kızı Rukiye Hanım, 21 Rebiülevvel 1228 (24 Mart 1813) tarihli vakfiyesinde Kasap Hızır Mahallesi’nde sahip olduğu Sulu Han ve buranın çevresindeki üç dükkân ile Hatuniye Mahallesi’ndeki üç Yahudihânesini vakfedip “ceddim” dediği Ali Ağa’nın bina ettiği camiye belli şartlarla tahsis etti.Rukiye Hanım’ın 1772’de vefat eden babası Gedusizâde Süleyman Ağa’nın ve bu aileden olduğu tahmin edilen diğer kişilere ait mezarların Ali Ağa Camii haziresinde bulunması, Ali Ağa’nın Gedusizâdelerden olduğuna işaret kabul edilmektedir.
Ancak Ali Ağa’nın yaptırdığı medresenin mimarî yapısı, müderrisleri, gelir kaynakları ve şartları hakkında şimdilik herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Ali Ağa’nın yaptırdığı medresenin on sekizinci yüzyıl ortalarına kadar ayakta kaldığı kaynaklardan takip edilebilmektedir. Nitekim hurufat kayıtlarında Cami Atik Mahallesi’nde yer alan Ali Ağa Medresesi’ne müderris tayinleri mevcuttur. İlk olarak 1721 yılında karşılaştığımız medresede müderris olan Musa’nın beratı olmadığı kaydedilerek berat tevcihi yapılmış, yaklaşık on yıl sonra da bu berat yenilenmiştir. 1743 yılında ise Ali Ağa Camii’nin şeyhi, imamı ve müderrisi için vakfedilen zeytin ağaçlarının tevliyetine Hüseyin oğlu Halil geçmiştir.
On dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında düzenlenen bazı vakıf muhase kayıtlarında, Ali Ağa vakfına ait kayıtlara rastlanmaktadır. Mesela 1281-1283 (1864-1866) yılları arası muhasebeleri içeren defterde vakfın ismi “İzmir’de Hacı Ali Ağa Cami-i şerifiyle medresesi” şeklinde kaydedilmiştir.473 Ancak vakıf gelirleri ve harcamaları kaydedilmediğinden bu dönemde medresenin vaziyeti veya mevcudiyeti hakkında malumat bulunmamaktadır.
Diğer yandan on sekizinci yüzyılda Cami Atik Mahallesi’nde bânisi Ali ya da el-Hac Ali olarak kaydedilen iki camiye daha rastlanmaktadır. Muhtesib el-Hac Ali ve Ali Yazıcı camilerinin, Ali Ağa Camii ile aynı olup olmadıkları bilinmemektedir.
KAYNAK: OSMANLI DÖNEMİ İZMİR MEDRESE VE KÜTÜPHANELERİ ( Yasin TAŞ )
Ali Ağa (Gedusizâde) Medresesi – (Konak Merkez) Fotoğraf Galerisi